MİMDER Başkanı Hamza Can:Yaklaşık 1,5 milyon adet riskli bağımsız bölüm stokunu barındıran İstanbul için devreye sokulan “Dönüşümü Yarısı Bizden” kampanyasını çok anlamlı bulduklarını ifade eden Mamak İnşaat Müteahhitleri Derneği (MİMDER) Başkanı Hamza Can, “Burada göz ardı edilen husus İstanbul’un yoğunluğudur. Yapılması gereken bu yoğunluğun Anadolu’ya kaydırılması ve evini risksiz bölgelere yapan vatandaşların teşvik edilmesi” dedi.

1.5 MİLYON RİSKLİ KONUT DÖNÜŞECEK

İstanbul’un halen göç almaya devam ettiğini belirten Ankara Ticaret Odası Meclis Üyesi ve Mamak İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Hamza Can, “Devletimizin deprem riskinin minimize edilmesi için attığı adımlar yerli yerindedir. İstanbul ve Marmara Bölgesi ciddi bir deprem riski ile karşı karşıyadır.

Yapı Sektörü Konut Üretemeyecek Hale Geldi Yapı Sektörü Konut Üretemeyecek Hale Geldi

Yaklaşık 1.5 milyon adet riskli bağımsız bölüm stokunu barındıran İstanbul’un acil dönüşüme tabi tutulması da doğrudur. Fakat burada daha önemlisi İstanbul’un yükünün her geçen yıl artmasıdır. Bu yükün Anadolu’ya özellikle de deprem riski olmayan veya az olan illere kaydırılması zorunluluğu bulunmaktadır” diye konuştu.

EMEKLİLER İÇİN KÜÇÜK ŞEHİRLER TEŞVİK EDİLMELİ

İnsanları bir şehre bağlayan en önemli konunun iş imkânları olduğunu sözlerine ekleyen MİMDER Başkanı Hamza Can, “İstanbul’da konut fiyatları, kira fiyatları diğer illerimize göre oldukça yüksektir. İstanbul’da kentsel dönüşüm yapılırken bu durum dikkate alınmalıdır. İstanbul’daki riskli konutunu diğer illere kaydıran vatandaşlara daha yüksek oranda teşvikler verilmelidir.

Planlama yapılırken sanayi ve tarım da göz önünde bulundurulmalıdır. Ayrıca emekli insanlarımızın küçük şehirlerde yaşamaları teşvik edilmelidir. Bu teşvik türü elektrik, su, doğalgaz, internet kullanımı şeklinde olabilir” açıklamasında bulundu.

DEPREME DAYANIKLI KONUTA SIFIR FAİZ

Hem kamunun hem de özel sektörün kaynaklarının sınırlı olduğunu aktaran MİMDER Başkanı Hamza Can, “Bireysel dönüşümler için sağlanan kira yardımı, dönüşüm desteği, KDV ve vergi muafiyeti gibi teşviklerin büyük çaplı dönüşümlerde elini taşın altına koyan inşaat firmalarına da tanınması topyekûn bir kentsel dönüşüm hamlesinin kısa zaman ve başarıya ulaşmasına mutlak fayda sağlayacaktır.

Depreme dayanıklı ve sıfır konutlar için dönem dönem uygulamaya konulan düşük faizli, hatta sıfır faizli kredi imkânı kalıcı hale getirilmelidir. Alt gelir grubuna yönelik hükümetin daha önce açıkladığı sosyal konut projeleri hassasiyetle takip edilmeli, kontenjanlar artırılmalıdır. Alınan kararlar hızlı takip edilmeli ve yol alınmalıdır” ifadelerini kullandı.

KENTSEL DÖNÜŞÜMDE DEVLET DESTEĞİ ÖNEMLİ

İstanbul’da kentsel dönüşüm için ilk yıl yerinde 200 bin, rezervde 100 bin konutun, 5 yıl içinde yaklaşık 1 milyon bağımsız bölümün dönüştürülmesinin hedeflendiğini kaydeden Hamza Can, “Hedeflenen rakamlar heyecanlandırıyor. Fakat kentsel dönüşümde kararların zor alınması, mahkeme süreçleri bu hedefe ulaşmayı zorlaştıracaktır.

Her şeye rağmen bu krediyi kentsel dönüşüm kapsamında kendi evini yenilemek isteyen vatandaşlarımız için çok büyük bir avantaj olarak görüyoruz. İnşaat sektörü ve sektörün paydaşları yine devletimizin desteğiyle kentsel dönüşüm noktasında ciddi rol alacaktır” diyerek açıklamasını tamamladı.

Editör: Emlak Zirvesi