Süper Haber'de yer alan habere göre Memiş, "Dünya ekonomileri, finansal sistem iyi bir yere gitmiyor. Her geçen gün fakirleşeceğimiz bir sistem kuruldu. Bu sistemde enflasyon ile insanları bilerek isteyerek fakirleştiriyorlar.
Ya zenginsin ya fakir, sistem bu. Yeni sistem tembel insanları istemiyor. Geleneksel olarak bizim önemsediğimiz yatırım araçları var. Emlak, araba...
Bu tarafta hemen manipülasyona açık sistem kurdular. Çip krizi dediler, enflasyon dediler, alım gücünü indirdeler. İnsanlar mala ulaşamadı.
Kendi kurdukları sistem bu engeli taşımış oldu. Bütün Avrupa'da, Afrika'da insanlar sokakta yatmaya başladı. Orada da enflasyon ciddi.
Önümüzdeki ay ABD'de yüzde 50 civarında artış bekleniyor. Burada da artış sürüyor. Alınan kararlar çok yanlış ve zamansız. Tabii bunu iyi niyet çerçevesinde söylüyoruz.
Problemi kabulleneceğiz, beraber çözüm yoluna bakacağız. Siyasi bir kindarlık olarak asla algılanmamalı.
Para trafiğinde ciddi yeterlilik var sadece parayı yönetme kısmında problem var Türkiye'de. Türkiye'nin neresinde olursanız olun, kafeler açık, restoranlar açık, para trafiği açık" dedi.
İslam Memiş açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"2 milyon liraya kadar 0.99 faiz oranlarında kredi veriliyor ama mantıklı olmayan şey içeride rant ekonomisi var. Bu hortumu kesemediniz burada problem var.
1 milyon kredi karşılığında tutar 14 bin 250 lira. Türkiye'de kaç vatandaşım bunu ödeyebilir. Rant ekonomisi ile birlikte hiç ev almamış insanların sayısında ciddi artış var.
Bu dengeyi sağlamak kurum ve kuruluşların görevidir. Sistem dünya genelinde siz kazanın, ev-araba sahibi olun diye kurulmadı.
Yeni bir sistem kuruldu, ben bu sistemin neresindeyim dediğinden itibaren ufku genişleyecek. 4 - 5 yıldan beri evi alabilecek kadar parası olan bunu döviz, altın yaptı.
İyi de onların yükselmesi emlağın yükselmesi demek. Bu ayrımı yapamadı insanlar. Rant ekonomisini destekleyenler daha sayın Cumhurbaşkanı'nın konuşması bitmeden fiyatları yükselttiler. Biz en değerli şeyimizi, güvenimizi kaybediyoruz." ifadelerini kullandı.
Memiş, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:
"Enflasyon ve hiperenflasyon sürecinde para değersiz mal değerli olur. Ucuz bir emlak yok, ucuz gıda yok, ucuz otomobil yok bundan sonra. 3 - 4 aydan beri araba satılmıyor. İnsanların şu anda öncelikleri var. Herkes zihniyet reformu yapmak zorunda.
Ya sisteme ayak uyduracaksınız ya da fakirleşeceksiniz. 'Alsam mı almasam mı?' sorularının cevabı 'al'dır bence. Herkes çok hayal kurar, az şeyin sabihi olur. Bu saatten sonra tercih denen bir şey yok.
Bugün paran neye yetiyorsa onu al. 2022 yılında almayan zarar edecek. Ne olursa olsun al. Bilgisayar ihtiyacın var al, fiyatlar yükselecek.
Eve ihtiyacın var, yükselişler temmuza kadar devam edecek. Temmuzda yataylaşma göreceğiz, bunun adı mevsimsel etkidir ve geçicidir. Sonbahara doğru ibre tekrar yukarı.
Hiperenflasyon olacak mı demiyorlar, ne kadar süreceğiyle alakalı bir fiyatlama var piyasalarda. Genelde metropole göçer, mücadelede eder, ucuz hayat isteriz.
Metropol şehirlerde ucuz bir hayat olmayacak. 2023 mayıs ve haziranda haberlerde şunu duyacağız; "Metropol şehirlerden kırsala milyonlarca göç olcak."
Ben İstanbul'dan göçü 4 milyon civarında bekliyorum. En az 4 milyon insan göç etmek zorunda kalacak, bu tercih meselesi değil.
Bugünkü emlak fiyatlarıyla daha 2 aylık kontratlar imzalandı. Bakalım insanlar daha ne kadar ödeyebilecekler. Tersine göç trendi bekliyorum.
Bankadan kredi kullanarak yatırım yapacaklarsa, araba, ev vs. benim nazarımda kredi faiz oranları düşük seviyede. Bu yıl sonuna kadar Merkez Bankası faiz artırmak zorunda kalacak.
Faiz hassasiyeti olmayan vatandaşlarımızın bugünkü oranların düşük olduğunu bilmeli. Ev alacaksınız, kredi kullandınız ancak hayat sigortanızı yaptırmadınız. Mutlaka vatandaşlarımız hayat sigortalarını yaptırmalı. Vefat halinde ailenize miras değil, bela bırakmış olursunuz."
Memiş, konut ile ilgili değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:
"Bugünkü para İstanbul'da ev almaya yetmiyor, başka bir ilden alabilirsin. Memleketinden toprak alabilirsin. Farklı semtlerden arazi yatırımı yapabilirsin. 2023 ortalarına kadar Türkiye'de emlak konuşulmayacak, arsa ve toprak fiyatları konuşulacak.
Ev, araba alamayan ama nakitte bekleyen, para boşa çıktığı için kimse bir şey alamıyor. Önümüzdeki aydan itibaren Türkiye'de herkes arazi, toprak fiyatlarını konuşacak. İnsanlar şuna dikkat etmeli, emlakçılara değil, resmi kurum ve kuruluşlara güveneceksiniz.
Tapudan, belediyeden alım satım durumunu sorgulatacaksınız. Birçok riskler barındırdığı için bunun araştırılması lazım. İyi bir sözleşme yapmadan bu işlemler yapılmamalıdır.
Uzun vadeli bir yatırım aracıdır arsa. Bundan 10 yıl önce arsanız var, zamanında onu araba fiyatına aldınız ama şu anda müteahhhit size 2 daire veriyor.
Benim altınımı var ama kirada oturuyorum, ben kesinlikle bozarım. Altının yükselmesi emlak yükselişine neden oluyor çünkü. Benim nakit param altın ve gümüştür, yatırımım topraktır."