Gazete Vatan'da yer alan habere göre, kiralara yapılan fahiş zam pek çok kişinin mağduriyet yaşamasına neden oldu.

Özellikle büyükşehirlerde kira fiyatları ikiye hatta üçe katlandı. Birçok mülk sahibi bu durumu fırsata çevirerek kiracıların kontrat süresi dolmadan çıkmasını talep etti.

Bazı ev sahipleri ise yasal sınırın üzerinde zam talebinde bulundu. Öte yandan ev stoklarındaki yetersizlik de kiralara yüksek zam yapılmasının nedenleri arasında gösteriliyor.

Kiralık ev fiyatları arttıkça kimi ev sahiplerinin fırsatçılık arayışı sürüyor. Yasal oranın üzerinde zam taleplerinden sonra, şimdi de geçmiş yılların yapılmayan zamları isteniyor.

Önceki yıllarda zam yapmayan ya da yasal oranın altında zam yapan kimi mülk sahipleri anlaşmanın sözlü olmasını suiistimal ediyor, ‘ne de olsa yazılı anlaşma yok’ diyerek geçmiş yıllara ait sözde alacakları için icra takibi başlatıyor.

Örneğin 10 yıl önce 1.000 lira ile bir evi kiraladınız. Her yıl mal sahibi ile konuşarak yeni bedeli belirlediniz. Mal sahibi söz gelimi yasal zam oranı yüzde 15 olsa da yüzde 10’a tamam dedi ya da pandemi nedeniyle bir yıl hiç zam yapmadı ve 2022 yılına gelince kira bedeliniz 2 bin lira oldu.

10 yıl içerisindeki yasal oranların tamamı uygulansa kira bedelinizin 4 bin lira olacağını düşünelim. Bu durumda siz 2022 yılında 4 bin lira ödemek zorunda kalabilirsiniz. Bunun haricinde de yine son 5 yılın kira fark bedellerini de mal sahibi sizden talep edebilir.

Kiracılara bir kötü haber daha geldi. Uzun süredir atan fiyatlar nedeni ile zor günler geçiren kiracılardan son 5 yılın kira fark bedelleri de talep edilebilecek. 

Ülke genelinde birçok ilde kiralık ev fiyatları ve kiralara yapılan zamlar vatandaşın en önemli gündem maddesi oldu.

Kiralık ev bulmanın zor olduğu bugünlerde durumu fırsata çeviren mal sahipleri de oldukça fazla. Yasal oranın üzerinde Kira artışı yapanlar, evi başkasına daha yüksek fiyatla kiraya vermek için haksız tahliye talep edenler ve hatta hileli tapu devri yapanlar dahi var. Şimdi bu fırsatçılıklara bir yenisi daha eklendi.

Kimi mal sahipleri kiracılarından geçmiş yıllarda yapmadıkları eski kira artışlarını istemeye başladı.

Sözlü olarak kiracıyla anlaştığı halde, ‘ne de olsa yazılı anlaşma yok’ kozunu kullanan ev sahipleri alacakları için icra yoluna gidiyor.

İcra Takibi Yapıyorlar

Son aylarda geçmiş yıl zamlarını talep eden mülk sahiplerinin arttığını belirten Gayrimenkul Hukuku Derneği Başkanı Avukat Ali Güvenç Kiraz, “Mal sahipleri son dönemde kiracıları ile sözlü olarak yapmış oldukları artış oranlarını inceliyor ve kiracı tarafından yasal artış oranlarının uygulanıp uygulanmadığını kontrol ediyor. Artış yasal oranda yapılmamışsa, bakiye kira alacağı için icra takibi başlatıyor” dedi.

Zaman Aşımı Yok

Peki böyle bir talep mümkün mü? Avukat Kiraz bu soruyu şöyle yanıtladı:

“Kira hukukunda kiracı her kira döneminde mutlaka bir önceki ayın TÜFE 12 aylık ortalaması artışı yapmak zorunda. Ama kiracı eğer yasal artış oranını uygulamamış, mal Sahibinden de yazılı bir onay almamış ise kira artış oranı hiçbir zaman zaman aşımına uğramaz.

Kiracı ile Ev Sahibi sözle anlaşarak farklı bir oran üzerinden el sıkışsalar dahi, mal sahibi anlaşmanın yazılı olmamasını lehine kullanarak yeni dönem kirası dışında son 5 yılın (kira borçlarında alacak zamanaşımı 5 yıl olduğu için) farkını sizden talep edebilir.”

Ev Sahibi Yüzde 25'ten Yüksek Kira Artışı Yapabilir mi? Ev Sahibi Yüzde 25'ten Yüksek Kira Artışı Yapabilir mi?

Konuyu bir örnekle anlatan Avukat Kiraz, “Mesela 10 yıl önce 1.000 lira ile bir evi kiraladınız. Her yıl mal sahibi ile konuşarak yeni bedeli belirlediniz. Mal sahibi söz gelimi yasal Zam oranı yüzde 15 olsa da yüzde 10’a tamam dedi ya da pandemi nedeniyle bir yıl hiç zam yapmadı ve 2022 yılına gelince kira bedeliniz 2 bin lira oldu.

10 yıl içerisindeki yasal oranların tamamı uygulansa kira bedelinizin 4 bin lira olacağını düşünelim. Bu durumda siz 2022 yılında 4 bin lira ödemek zorunda kalabilirsiniz. Bunun haricinde de yine son 5 yılın kira fark bedellerini de mal sahibi sizden talep edebilir” diye konuştu.

Kira Sorunu Nasıl Doğdu?

Kiralık ev fiyatlarındaki artışın en temel nedeni arz eksikliği. Son 3 yılda konut üretiminin yavaşlaması hem satış hem de kira fiyatlarını etkiledi.

Pandemi döneminden biriken kiralık talebi (evlenenler, öğrenciler, evini yenileyecekler) kısıtlamaların gevşetilmesi ile aynı anda devreye girince sorun büyüdü.

Yabancıların kiralık konut talebi ile kentsel dönüşümden kaynaklanan kiralık ihtiyacı da yine bu süreçte etkisini gösterdi. Piyasada yaşanan bu sorunu gören kimi ev sahipleri de durumu fırsata çevirdi.

Kira artışı sözleşme yenileme tarihinde yılda bir kez ve 12 aylık TÜFE ortalamasına göre yapılsa da, kirayı 2 katına çıkaranlar, yılda 2 kere zam isteyenler, istedikleri zamları alamadıklarında da türlü bahanelerle ‘evi boşalt’ diyenler oldukça fazla.

Kimileri 10 yıllık sözleşme uzama süresi dolan kiracılara tahliye davası açarken, kimileri de 5 yılı aşan ve kirası düşük kalan kiracıları için kira tespit davası yolunu seçiyor.

Kritik Uyarı

Geçmiş yıllarda kiralık ev bulmanın bu denli zor olmadığını ve yasal oranın da altında kira artışları uygulandığını hatırlatan Kiraz, yapılan sözlü anlaşmaların suiistimal edildiğine dikkat çekti ve şu uyarıda bulundu:

“Kiracıların yasal artış oranı dışında bir oranda veya kira bedelinde anlaşmaları halinde mal sahipleri ile sözlü anlaşma yapmamalarını, bunu mutlaka yazılı hale getirmelerini öneriyorum. Aksi halde yıllar sonra yüksek bir kira bedeli ile karşılaşabilir ve kira farkı ödemek zorunda kalabilirler. ”

Kiracıların Yasal Hakları Neler?

Ev sahibi- kiracı arasında yaşanan sorunların birçoğunda kanunlar kiracıdan yana. Borçlar Kanunu’na göre; kira artışında son 12 aylık Üretici Fiyatları Endeksi (ÜFE) baz alınıyordu.

Bu yılın başında yapılan düzenlemeyle artık kira artışları, 12 aylık ortalama Tüketici Fiyatları Endeksi’ne (TÜFE) göre olmak zorunda.

Bu da son verilere göre; yüzde 18.27. Bu oran tavan. Kiracı ile mal sahibi eğer anlaşırlarsa sözleşmede bunun altında bir oran kararlaştırabilirler. Ancak kesinlikle bu oranında üzerinde artış yapılamaz.

Oğlum Gelecek Çık Derse?

Kanuna göre; kontrat süresi dolmadan kiracının tahliye edilmesi gibi bir durum söz konusu olamaz. Yalnızca ev sahibinin haklı sebepleri varsa kontrat dolmadan kiracıyı çıkarabilir.

Kiracı kirayı ödemezse, sözleşmeye aykırılık varsa (evin başkasına kiraya verilmesi ya da amacının dışında kullanılması gibi), evde esaslı bir tadilat yapılacaksa kiracı tahliye edilebilir.

 Kiracı Erken Çıkmak İsterse?

Kiracı, sözleşme tarihinden önce evden çıkmak isterse ve mal sahibi evi yeniden kiraya veremezse, kiracının bildirim yapması şartıyla tahliye tarihinden itibaren 3 aylık tazminat ödemekle yükümlüdür.

Eğer kiracı bildirim yapıp çıkar ve hemen kiracı bulunursa böyle bir tazminat ödenmez. Eğer ev bu 3 ay içerisinde yeniden kiraya verilirse, tahliye ile kiraya verildiği tarihe kadarki süre için tazminat alınabilir.

Bu da 3 ayı geçemez. Ancak kiracı bildirim yapmazsa sözleşme geçerlidir ve bildirim yapıncaya kadar olan aylara ait kirayı ödemekle yükümlüdür.

Kira Ödenmezse Ev Sahibi Ne Yapmalı?

Kiracı borcunu ödemezse, kiracıya önce noterden ödeme için ihtar gönderilip 30 gün süre verilmek zorundadır.

Bu süre geçtikten sonra hâlâ ödeme yoksa tahliye davası veya icra takibi yoluyla yapılacak olan takip neticesinde icra mahkemesinden tahliye talep edilebilir.

Ev Satılırsa Kiracı Ne Yapmalı?

Taşınmazın bir başkasına satılması durumunda kiracının 6 ay süresi bulunuyor. Kiracı içerdeyken taşınmazın satılması halinde yeni mal sahibi içerdeki kiracıya 1 ay içinde ihtar göndererek tahliye talep edebilir. Bu durumda satın alma tarihinden itibaren 6’ncı ayın sonuna kadar kiracı kalmaya devam eder.

6’ncı ayın sonunda çıkmazsa tahliye davası açılabilir. Eski mal sahibi ile yapılan kira sözleşmesinin sonunda da dava açılarak tahliye talep edilebilir.

Kiracılar eğer bu durumla karşılaşmak istemiyorlarsa, sözleşmelerini tapuya şerh olarak işlemeli. Kira şerhi bulunan taşınmazlar satılsa dahi kiracı tahliye edilemez.

Kiracı Alt Kiralama Yapabilir mi?

Mal sahibi ile kiracı arasındaki sözleşmede ‘Kira sözleşmesi devredilemez, ciro edilemez, alt kiralama yapılamaz’ şeklinde bir hüküm var ise hiçbir şekilde kira sözleşmesi bölünemez ve bağımsız bölümün tamamı veya bir bölümü kiraya verilemez.

Böyle bir durum tespit edilirse sözleşmeye esaslı aykırılık gerekçesiyle süre dolmadan kiracı tahliye edilebilir. Ancak mal sahibi kiracısına alt kiralama hakkı tanımışsa tamamının veya bir kısmının kiraya verilmesi mümkün olabilir.

Ev Dönüşüme Girerse

Borçlar Kanunu’nda bina yıkıldıktan sonra yeniden yapımı halinde mal sahibinin kiracısını davet etme zorunluluğu var.

Esaslı tadilat, tamirat ve yıkım varsa kiracı tahliye edilebilir bu durumda tadilat, tamirat ve yıkım yapılıp yeniden inşa sonrasında kiracının yeniden davet edilmesi zorunludur. Davet edilmezse kiracıya 1 yıllık kira bedeli ile taşınma bedeli ödenir.

Riskli Yapılarda Durum

Kentsel dönüşüm yasasına göreyse ev sahibinin kiracıyı davet etme zorunluluğu yok. Bu kapsamda kiracı karot alınıp riskli yapı ilan edilen bir taşınmazdan 60 veya 30 günlük tahliye yazılarının kendisine tebliğ edilmesi halinde sürenin sonunda evden çıkacaktır. Kentsel dönüşüm yasasına göre kiracılara 2 aylık taşınma yardımı adı altında ödeme yapılmaktadır.

Tadilat Marafları

Kiracılar riskli olduğunu bildikleri bir yerden kiralama yapmışlarsa yapmış oldukları masrafları hiçbir şekilde talep edemezler.

Ancak mal sahibi riskli olduğunu bildiği halde bir taşınmazı kiraya vermişse ve kiracı ciddi bir masraf yapmışsa bu masraflarını tahliye halinde dava açarak isteyebilirler.

İzin Almadan Tadilat

Kiracı, taşınmazın içinde mal sahibinin izni olmadan ciddi değişiklikler yaparsa, sözleşmeye esaslı aykırılık durumu oluşur. Bu da kiracının kontrat bitmeden tahliye edilmesine yol açabilir.

Editör: Emlak Zirvesi