Tüm dünyanın yenilenebilir enerji kaynakları için mücadele verdiğini söyleyen Ahmet Güven, ’Bizim 2013 yılından bu yana bu 4. revizyonumuz.

Şu an yaptığımız yatırım da Türkiye’de ilk olan Heterojunction (HJT) hücre çeşitleri ile panel üretim tesisi kuruyoruz.

Bu da bizim kapasitemizi yüzde 100 artışa teşvik edecek şekilde denk geliyor. Şu an zaten mevcut olan hattımız çalışmaya devam ediyor ve 300 megawatt bir kapasiteyle yeni hattımızı devreye alıyoruz.

Bunlar Türkiye’de ilk olan yeni teknoloji panelleri olacak. Biz Türkiye’de yenilenebilir enerji anlamında güneş tarafında ilk yatırımı yapan firmalardan bir tanesiyiz.

Önümüzdeki 10 yıl içerisinde bu güneş enerjisi ve diğer yenilenebilir enerji kaynaklarının dünyanın gündeminde olması, ki şu an hepimiz vakıfız zaten.

Tüm dünya bunun için büyük bir mücadele veriyor. Biz de önümüzdeki yıllarda hedefimizi ve pazar payımızı arttırarak dünyada bir marka sahibi olmak istiyoruz’ dedi.

Güven, birçok konut projesinde panellerin şu anda da tercih edildiğini ve teşvikler ile 10 yıl içerisinde herkesin güneş enerjisi sahibi olabileceğini ifade ederek, ’Özellikle son zamanlarda konut projelerinde devletimizin çok ciddi teşvikleri var. Bu da şu anlama geliyor aslında ilerideki süreçte, belki 10 yıl içerisinde herkes bir güneş enerjisi sahibi olacak.

Çünkü devletimizin şu an buradaki en önemli noktası buradan ne vergi alabiliyor ne de bununla alakalı özel bir vergilendirme yapıyor. Burada devletimizin bize verdiği en büyük teşvik şu an 25 kilowatt’a kadar zaten yapılma hakkı var. Bunu 50 kilowatt’a çıkaracak.

Mesken projelerinde insanlara özel krediler de sunarak bu işi daha kullanabilir ve yapılabilir hale getirmek. Bu konuda da şu an biz zaten Kayseri ve civarında birçok konut projesine panel veriyoruz. Bunu özellikle şu an gelen taleplere baktığımızda Avrupa’da konutlar anlamında çok ciddi talepler var. O yüzden herkes bir gün güneş enerjisi sahibi olacak’ diye konuştu.

Bina Ruhsatı Sayısı Dörtte Bir Arttı Bina Ruhsatı Sayısı Dörtte Bir Arttı

Amortisman süresi ve gider kalemlerinin düşmesi nedeniyle güneş enerjisi sistemlerinin tercih edildiğini söyleyen Ahmet Güven, ’Konutlar dışında özellikle şu an endüstriyel çatılar ve EPDK’nın yeni çıkarttığı yönetmelik gereği dağıtım bölgesi aranmaksızın fabrikanız İstanbul’da olabilir, siz Kayseri’de kurabilirsiniz, bunun da önü açıldığı için özellikle arazi GES’lerde de böyle bir ciddi talep yaşanıyor. Bu da firmaları hem karbon salınımı anlamında hem kendi öz tüketimleri anlamında
amortisman süresinin kısa olması ve çevreci bir yapıya sahip olması nedeniyle tercih konusu oluyor.

Tüketime olan aboneler ya da ticari aboneler ya da abonelikleri birleştiren sistemler de devreye girdi şu an. Tüketim birleştirilerek bir arazi GES kurulabiliyor.

O yüzden şu an özellikle Türkiye’deki arazi GES’lerinin sayısının önümüzdeki dönemde ciddi bir artış kat edeceğini öngörüyoruz. Şu anki yapılan sistemlerde zaten amortisman sürelerinden bahsedecek olursak maksimum 3 yıl çıkıyor.

Ondan sonra yatırımcı bir gider kalemini silmiş oluyor. Elektrik faturasını maliyetlerinden silmiş oluyor ve ekstra gelir de sağlamış olacak. Çünkü yönetmelik tükettiği kadar satma izni veriyor. O yüzden buna güzel bir gelir kaynağı kapısı diyebiliriz’ ifadelerini kullandı.

Editör: Emlak Zirvesi